top of page

Genel olarak kullanımı; saygısızlık, cehalet, kendini beğenmişlik, başkalarının işine karışmak, kibirli olan ‘hadsiz’ kelimesi özünde ‘sınırsız’ anlamındadır.

Had: Sınır

Hadsiz: Sınırsız demektir.

 

Kendi içime, giyindiğim bedene, oturduğum odaya, evime, yaşadığım sokağa, şehre, ülkeye, geldiğim dünyaya sığamadığım dolup dolup taştığım duygusu epeydir var olan bir haldi. Kendi hadsizliğimi tahmin edip ne denli sınırlandır(ıl)dığımı gördüm.

Herhangi bir şeye, birine hadsiz demek için neyin had/sınır olup olmadığını düşünüp had/sınır kelimesinin anlamını içleştirmek gerek. Biz zaten sahip olduğumuz sınırsızlığımızda, bir hadle/sınırla büyütüldük, büyütülüyoruz, sebepleriyse; yaşam koşulları, kültür, coğrafya, aile, politik! Fakat biz haddimizi bilip, her zaman o haddin dahasını merak etmeyi sevdik. Çünkü haddimizi görüp aşmamız gerek. İnsanın yetkinliğinin sınırı olmamalı. Peki niçin sınırlar var? İnsanlar arasındaki sınır, şehirler arasındaki sınır, ülkeler arasındaki sınır… Sınır nedir? Sınır ihtiyaç duyulası bir şey midir? Aslında hiçbir haddin/sınırın olmadığını bilsek…? Hadsiz insan, hadsiz toplum, hadsiz ülke, hadsiz dünya, hadsiz kainat, hadsiz sevgi, hadsiz cömertlik, hadsiz bilgi paylaşımı, hadsiz özgürlük kavramlarının ve nicelerinin aynı anda, aynı hadsizlikle yaşama getirildiğini düşünsenize…

Sözün özü, bizlere biçilenin dışına çıkan insanlarla birleşip muhabbet etmek. İlham olsun, ışık olsun, hadsiz olsun diye.

 

                                                                                                                                         neslihan.

Hakkında.jpeg
bottom of page