Nahoş halleri nasıl iyi tarafa çekebilirim? Tek derdim bu.
N: İçinde hiç mi nahoş bir duygu yok?
T: Var ama kıskançlığa ilişkin değil. Bu duygularla da bu yöntemle baş etmeye çalışıyorum. Nahoş halleri nasıl iyi tarafa çekebilirim? Tek derdim bu. Kendimle de hayatla da ilgili. Öbür türlüsüyle uğraşmak güç ve vakit kaybı.
N: Yaptığın en büyük hadsizlik nedir?
T: Şu anda olduğum bu “beni” seçmiş olmak yaptığım en büyü hadsizliktir.
Yani koşullar neyi gerektiriyorsa o andaki “ben” olmayı seçmek. Bir gün baba olursam, baba olan “beni” seçmek isteyebilirim.
N: İçinde bulunduğumuz “an” senin için ne ifade ediyor peki?
T: Hepimiz an’da kalmak için çok emek veriyoruz. Şöyle, bu anı gölgeleyen bütün başka anlardan sıyrılabilmek yeteneği anda kalma yeteneği aslında. Hangi düşünce varsa seni bu andan alıkoyan; suçluluk, suçlamak, rahatsızlık, rahatsız etmek... Hangi duygu olursa olsun, o duyguyu yok saymadan alıp bir kenara koymayı başarabilirsen o zaman sadece "an" kalıyor.
N: Ne var bu an’da şu an?
T: Ateş var, nefes var, atan bir kalp var. Yeni öğrenilecek bir şey var, bir deneyim var. Bunun sonucunda bir neşe var, mutluluk var, sevinç var, heyecan var... Anda gözüne baktığım zaman hissettiğim şeyleri sıralıyorum sana. Gözüne baktığım zaman bu anda ne görüyorum? Bir heyecan var. Bu çocuk heyecanı işte. İnsanın oyuncu olmasının sebebi de aynı heyecan işte.