N: Peki korkunun kokusunu alabiliyor musun? Bilimsel olarak henüz ispatlanmış bir şey değil bildiğim kadarıyla…
B: Korkarsan köpekler anlar ve saldırır. Bizim onlar kadar gelişmiş bir burnumuz yok. Ama bunu siz de anlayabilirsiniz. Korktuğunuz zaman kolunuzun altına elinizi koyun. Hormonlarınızın koku yaydığını göreceksiniz. O korku kokusunu koklayabilirsiniz. Bilim de bunu araştırarak çözecek. Korkunun bir kokusu var ve bunun sadece bilim tarafından ispatlanması kaldı.
N: Korkunun kokusu elbette vardır ama herkeste aynı mı duyulur bu koku?
B: Östrojenin, testosteronun hepsinin kokusu aynıdır. Korku da böbrek üstü bezlerinden gelir. Ağzımdaki koku bir iltihaptan kaynaklıysa bunun kokusu bellidir. Demirin kokusu bellidir. Kanın kokusu bellidir. Korkunun da kokusu bellidir ama ne için korktuğunuz da önemlidir. Koku ona göre değişir.
N: Koku almak senin için bir lütuf mu?
B: Yaşama sebebim. Benim için büyük bir aşk, lütuf... Örnek olarak denizin dibine dalmayı çok seviyorum. Ve çok panikliyorum. Çünkü beni ben yapan, güven mekanizmam koku devre dışı kaldığı an, panik yapıyorum.
“bizim atalarımızdan aldığımız en güçlü algı, koku algısıdır.”
N: Belli ki sen koku alma duyunuzu geliştirmişsin. Peki bunu nasıl sağladınız? Sen nasıl olgunlaştırdın koku alma duyunu?
B: Benim en büyük artım, çok küçük yaşlardan itibaren kokunun merkezinde ve kokuyla iç içe olmak oldu. Kolonya yapmayı on üç on dört yaşımdayken öğrendim. Kokuları karıştırmayı ve karşılaştırmayı da o zaman öğrendim. Sonrası kendiliğinden gelişti. Araştırmalarım, eğilimlerim ve birikimlerim beni bir Koku Akademisi kurmaya kadar getirdi.
N: Koku duyumuzu geliştirmek için ne yapmamız lazım? Bizim için bir idman önerin var mı?
B: Doğal kokular koklamak. Limonu kestiniz anda, onun verdiği aromayı koklayın mesela. Hepimizin DNA’sında dört yüz yıllık geçmişimiz var ve DNA kodlamalarında kokular da gelecek nesillere aktarılır. Bizim atalarımızdan aldığımız en güçlü algı; koku algısıdır. Bunun bilimsel araştırmaları da var. Eğitim kadromuzdan Profesör Emel Ergül’ün “Kokuların kromozomlara ve DNA’lara nasıl aktarıldığını anlatan bilimsel araştırmalarına bakmanızı çok isterim.